Bedenin Kozmik Enerji Titreşimi ve Şifa Dengesi
Bedenimiz farklı hızlarda oluşan kozmik enerji titreşimlerine sahiptir. 
Fiziksel bedenimiz, duygularımız, düşüncelerimiz ve ruhsal merkezimiz özellikle tepe çakrası bu titreşimlerle sürekli olarak etkileşim içindedir. 
Her biri belirli bir frekansta ve değişken hızlarda titreşir; bu değişken titreşimler, bedende bir ritmik dalgalanma oluşturarak enerji alanımızın temelini meydana getirir.
Bu titreşimlerin yarattığı alanlar, auramızı ve çevremizdeki enerji alanlarını oluşturur. 
Aura, insanın bilgi merkezi olarak tanımlanır; son derece hassas ve alıcı bir sistemdir. 
Hem iç dünyamızdan gelen mesajları hem de evrensel kaynaklardan gelen dış titreşimleri algılar ve yorumlar.
Her bir enerji katmanı, farklı bir görünüme ve kendine özgü bir işlevselliğe sahiptir. 
Bu katmanlar hem fiziksel bedenimizle hem de birbirleriyle kesintisiz bir iletişim hâlindedir. Enerji alanlarını, bedenimizi ellerimizle tarayarak dokunsal sezgiyle hissetmek mümkündür.
Ancak zaman içinde, çeşitli fiziksel, duygusal veya zihinsel nedenlerle bu enerji alanlarında bozulmalar meydana gelebilir. 
Negatif enerjilerin birikmesiyle oluşan enerji blokajları, çakraların kapanmasına yol açar ve bu durum hem bedensel hem de ruhsal rahatsızlıklara neden olabilir.
Enerji akışının doğal dengesinin bozulması, yaşam gücümüzün azalmasına ve hastalıkların ortaya çıkmasına zemin hazırlar.
İşte bu noktada Bioenerji çalışmaları vücuttaki enerji dengesini yeniden kurarak, çakraların açılmasını ve doğal şifa sürecinin başlamasını sağlar.
Bioenerji insanın kendi içsel şifa potansiyelini aktive eden güçlü bir yöntemdir. 
Enerji dengesi sağlandığında hem beden hem zihin hem de ruh yeniden uyum içinde çalışmaya başlar.